Kırklareli İl Sağlık Müdürlüğü tarafından düzenlenen sempozyumda "Batı Nil Virüsüne Yönelik Vektörle Mücadele" konusu ele alındı. Namık Kemal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sırrı Kar’ın sunum yaptığı etkinliğe, Kırklareli genelinden kamu kurum ve kuruluşlarının ilgili birimlerinde görevli çalışanlar ile sağlık personeli katıldı.

Kırklareli’nde 7 Batı Nil Virüsü Vakası Tespit Edildi

Sempozyum, Kırklareli Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Halit Emin Alıcılar’ın açılış konuşmasıyla başladı. Dr. Alıcılar, 2024 yılında Kırklareli’nde 7 kişide Batı Nil Virüsü tespit edildiğini ve 1 kişinin hayatını kaybettiğini belirtti. Ancak hastaneye yatışı olmayan, hafif veya asemptomatik seyreden vakaların da olabileceğine dikkat çekti.

Pınarhisar’da Gebe Bilgilendirme Okulu Memnuniyeti Pınarhisar’da Gebe Bilgilendirme Okulu Memnuniyeti

Alıcılar, Batı Nil Virüsü’nün sivrisinekler aracılığıyla bulaşan ve nörolojik hastalıklara neden olabilen ciddi bir enfeksiyon olduğunu vurguladı. Küresel ısınma nedeniyle sivrisineklerin daha geniş alanlara yayıldığını ve tropikal hastalıkların artık daha kuzey bölgelerde de görülmeye başlandığını ifade etti. Trakya bölgesinde ilk vakaların geçen yıl görüldüğünü belirten Alıcılar, önümüzdeki dönemde vaka sayısının artabileceğine işaret etti.

Aedes Albopictus Türü Sivrisinekler Büyük Tehdit Oluşturuyor

Sempozyumun ana konuşmacısı olan Prof. Dr. Sırrı Kar, Batı Nil Virüsü’nün yayılmasında Aedes Albopictus türü sivrisineklerin büyük rol oynadığını belirtti. Bu sivrisinek türünün özellikle şehirleşmiş alanlarda ürediğini ve insan sağlığı açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu söyledi.

Kar, sivrisineklerin virüsü göçmen kuşlardan aldığını ve bu döngünün Mayıs-Haziran aylarında başladığını, Temmuz ortasından itibaren insanlarda vakaların görülmeye başlandığını belirtti. Ağustos ayında sinek popülasyonunun sıcaklar nedeniyle azalsa da, şehir içinde üreyen sivrisineklerin insanlara yöneldiğini vurguladı.

Ayrıca sivrisineklerin gölet gibi geniş su kütlelerinde değil, daha çok küçük su birikintilerinde ürediğini söyleyen Kar, mücadelede küçük su birikintilerinin kurutulmasının büyük önem taşıdığını ifade etti. Kap kacak, su dolu araba lastikleri, bahçedeki küçük su birikintileri ve hayvan sulama kapları gibi alanların sık sık temizlenmesi gerektiğini belirtti.

İlaçlamalarla ilgili olarak ise sokaklarda yapılan dumanlama yönteminin anlık bir rahatlama sağladığını ancak sivrisinek popülasyonunu ciddi şekilde azaltmadığını söyledi. Sineklerin ilaçlama sırasında uzaklaştığını ve bir süre sonra geri döndüğünü ifade etti. Daha etkili bir mücadele için ev içi ve kuytu alanlardaki üreme noktalarının ortadan kaldırılması gerektiğini vurguladı.

Keneler ve Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Üzerine Uyarılar

Sempozyumda Kırım Kongo Kanamalı Ateşi ve kenelerle mücadele de ele alındı. Açık alanlarda yapılan kene ilaçlamalarının etkisiz olduğu ifade edilirken, bu hastalığı taşıyan kenelerin genellikle mera hayvanlarında bulunduğu ve şehir içinde rastlanmadığı belirtildi.

29Ad1C65 760D 44F6 B69A Baba429Ec58C

Kar, şehir parkları ve bahçelerinde görülen kenelerin genellikle kedi ve köpeklerden gelen zararsız türler olduğunu belirterek, gereksiz ilaçlamaların çevreye zarar verebileceğini söyledi. Özellikle kırsal bölgelerde yaşayanların vücutlarını düzenli olarak kontrol etmeleri gerektiğini vurguladı. Kırım Kongo virüsünün bulaşması için kenenin en az 3-4 saat vücuda tutunması gerektiğini belirten Kar, bu nedenle erken tespit edilen kenelerin hemen çıkarılmasının önemini vurguladı.

Ae4Bfd2F 68B6 4549 8269 Bc87A3Affc05

Ancak Aedes Albopictus türü sivrisineklerin yayılmaya devam etmesi halinde, kenelerden bile daha büyük bir tehdit haline gelebileceğini ifade etti. Bu türün gündüz saatlerinde kan emdiğini, rüzgarı sevmediğini ve genellikle bacaklardan ısırdığını söyledi. Açık alanlarda koyu renkli kıyafetlerden kaçınılmasını ve bireysel korunma yöntemlerinin artırılmasını önerdi.

E7Cf8Ed1 D615 4B09 8625 0De7De52A821

Teşekkür Belgesi Takdim Edildi

Sempozyumun sonunda Kırklareli İl Sağlık Müdürü Öğretim Üyesi Çiğdem Cerit, Prof. Dr. Sırrı Kar ve ekibine teşekkür belgesi takdim etti.

Sempozyum, Batı Nil Virüsü ve vektörle mücadele konusunda farkındalık yaratılması açısından önemli bir etkinlik olarak değerlendirildi. Yetkililer, önümüzdeki süreçte halkın bilinçlendirilmesi ve sivrisinek popülasyonunun kontrol altına alınması için çalışmaların sürdürüleceğini belirtti.

Haber: H. Murat Taner

Muhabir: Hacı Murat Taner